Kapıcı ve İş yeri SGK Bildirimi
İŞYERİ VE İŞÇİ BİLDİRİMLERİNİN SÜRESİ VE İŞVERENLERİN BU BİLDİRİMLERDEN DOÐAN YÜKÜMLÜLÜKLERİHerhangi bir işyerinde hizmet akdine istinaden çalışmaya başlayan kişi 4857 sayılı İş Kanunu’nda işçi, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nda sigortalı olarak tanımlanmıştır. Her iki Kanun’da işçi veya sigortalı çalıştırana işveren, çalışılan yere ise işyeri denmektedir. Benzer tanımlamalar Sendikalar Kanunu ve İşsizlik Sigortası Kanunu’nda da yapılmıştır.İşveren ile işçi (sigortalı) arasında iş sözleşmesi yapılması ile birlikte işveren, “işyeri bildirgesi” ve “işe giriş bildirgesi” vermek gibi bir takım yasal yükümlülük ve sorumluluklar altına girmektedir. İşe alınan, işten çıkarılan veya işten ayrılan işçiler için Çalışma ve Sosyal Bakanlığı’na, Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne, İş ve İşçi Bulma Kurumuna ve Sosyal Sigortalar Kurumu’na yapılacak bildirimlerin neler olduğu, ne zaman ve nasıl yapılması gerektiği ve bildirim yapılmaması veya geç yapılması halinde karşılaşılacak müeyyideler açıklanmıştır.Çalışma Bakanlığı’na ve Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne Yapılacak Bildirimler1- İŞYERİNİN BİLDİRİMİİşyerini bildirme yükümlülüğü 4857 sayılı İş Kanunu’nun 3. maddesiyle düzenlenmiştir.Söz konusu maddeye göre, “İş Kanunu kapsamına girecek nitelikte bir işyeri kuran, devralan, çalışma konusunu değiştiren, faaliyetine son veren veya kapatan işveren, işyerinin unvan ve adresini, çalıştırılan işçi sayısını, çalışma konusunu, işin başlama veya bitme gününü, kendi adını ve soyadını yahut unvanını, adresini, varsa işveren vekili veya vekillerinin adı, soyadı ve adreslerini bir ay içinde bölge müdürlüğüne bildirmek zorundadır. Söz konusu yükümlülük alt işverenler içinde geçerlidir.”İş Kanunu’nun 3. maddesine 11.06.2003 tarih ve 4884 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile eklenen fıkraya göre ise, “şirketlerin tescil kayıtlarının ticaret sicilimemurluklarının gönderdiği belgeler üzerinden yapılacağı ve bu belgelerin ilgili ticaret sicili memurluğunca bir ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ilgili bölge müdürlüklerine gönderileceği hükme bağlanmıştır.”Görüldüğü gibi işverenler İş Kanunu kapsamına giren işyerlerini bir ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı Bölge Çalışma Müdürlüklerine bildirmek durumundadırlar. İş Kanunu’nun 3. maddesine göre bildirim yapılacak durumlar şunlardır;a- 4857 sayılı İş Kanunu kapsamına girecek nitelikte bir işyerinin kurulması,b- İşyerinin devir alınmasıc- İşyerinde çalışma konusunun kısmen veya tamamen değiştirilmesi,d- İşyerinde herhangi bir nedenle faaliyete son verilmesi veya işyerinin kapatılması.İş Kanunu kapsamına girmeyen işyerleri için bildirim zorunluluğu bulunmamaktadır. Zira İş Kanunu’nun 4. maddesinde kapsama girmeyen işyerleri belirtilmiştir. Aynı işverene ait birden çok işyeri varsa, bildirim her işyeri için ayrı ayrı yapılacaktır.2- İŞÇİ GİRİŞ VE ÇIKIŞLARININ BİLDİRİMİ (EK-1 VE EK-2 UYGULAMASI)İşverenlerin işe aldıkları ve işten çıkardıkları işçileri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na ve Bölge Çalıştırma Müdürlükleri’ne bildirmeleri gerekmektedir. İşçi girişleri “EK-1” olarak adlandırılan “İşçi Giriş Bildirim Listesi” ile işçi çıkışları ise “EK-2” olarak adlandırılan “İşçi Çıkış Bildirim Listesi” ile yapılmaktadır. İşçi giriş ve çıkışlarının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Bölge Çalışma Müdürlükleri’ne bildirilmesi yükümlülüğü 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile düzenlenmiştir. Sendikalar Kanunu’nun 62. maddesine göre; “işveren, işe aldığı veya herhangi bir nedenle hizmet akdi sona eren işçileri, izleyen ayın 15’ine kadar aylık bildirimlerle işyerinin bağlı bulunduğu Bölge Müdürlüğü’ne ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirmek zorundadır ” Bu hüküm uyarınca işveren, herhangi bir ay içinde işe aldığı işçileri takip eden ayın 15’ine kadar İşçi Giriş Bildirim Listesiyle (Ek-1) Çalışma Bakanlığı’na ve bağlı bulunduğu Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne, iş sözleşmesi herhangi bir nedenle sona eren işçileri de iş akdinin sona erdiği ayı takip eden ayın 15’ine kadar İşçi Çıkış Bildirim Listesiyle (Ek-2) Çalışma Baklanlığı’na ve Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne bildirmesi gerekir.Ek-1 ve Ek-2 bildirim listelerinin Çalışma Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu resmi forma uygun olarak düzenlenmesi gerekmektedir.Örneğin; Aralık 2003 ayı içinde işe alınan işçiler, en geç 15.01.2004 tarihine kadar işçi giriş bildirim listesi (Ek-1) düzenlenerek Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na verilecek veya iadeli taahhütlü posta yolu ile gönderilecektir.Aralık 2003 ayı içinde iş sözleşmesi feshedilen veya kendi isteği ile işten ayrılan işçiler için işçi çıkış bildirim listesinin (Ek-2) en geç 15.01.2004 tarihine kadar Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na verilmesi veya iadeli taahhütlü posta yolu ile gönderilmesi gerekir.3- PARA CEZASI UYGULAMASIİş Kanunu’nun 3. maddesindeki işyeri bildirme yükümlülüğüne aykırı davranan işveren veya işveren vekiline çalıştırılan her işçi için elli milyon lira para cezası verileceği Kanun’un 98. maddesinde hükme bağlanmıştır. Örneğin; 01.12.2003 tarihinde 5 işçi çalıştırmaya başlayan işveren, 31.12.2003 tarihine kadar işyeri bildirgesini Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne vermezse her bir işçi için 50 milyon olmak üzere toplam 5 x 50.000.000 = 250.000.000 TL idari para cezası ödeyecektir.Bu para cezasının kesinleşmesinden sonra bildirim yükümlülüğüne aykırılığın sürmesi halinde takip eden her ay için aynı miktar ceza uygulanır.İşçi Giriş Bildirim Listesi (Ek-1) ve İşçi Çıkış Bildirim Listesi (Ek-2)’nin yukarıda açıkladığımız yasal sürede Bölge Çalışma Müdürlüğü ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirmeyen işverenler hakkında, yine 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 59. maddesinin birinci fıkrasına göre bildirimi yapılmayan her işçi için sanayi kesiminde çalışan 16 yaşında büyük işçiler için belirlenen asgari ücretin aylık brüt tutarının beşte biri kadar ağır para cezasına hükmedilmektedir .Örneğin; 10 işçi çalıştırmaya başlayan bir işverenin bu işçilerin işe giriş bildirimini Çalışma Bakanlığı’na ve Bölge Müdürlüğü’ne yasal sürede bildirmediği tespit edilirse; her bir sigortalı için halen geçerli asgari ücretin brüt aylık tutarı 423.000.000 TL’nin beşte biri olan 84.600.000 TL’si parsa cezası verilecektir.10 işçi için, 10 x 84.600.000 = 846.000.000 TL para cezası uygulanacaktır. İşçi giriş ve çıkışların yoğun olduğu işyerleri için ceza tutarının boyutu açıktır. Hemen belirtelim ki, para cezası uygulaması fiilin işlendiği tarihteki asgari ücret esas alınarak yapılmaktadır. Örneğin; Şubat 2003 ayı içinde işe aldığı ve işten çıkardığı işçilerin İşçi Giriş Bildirim Listesi ile İşçi Çıkış Bildirim Listesini 15.03.2003 tarihine kadar Bölge Çalışma Müdürlüğü ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na vermeyen işverene her bir işçi için o tarihte geçerli olan brüt asgari ücretin (306.000.000 TL) beşte biri (61.200.000 TL) tutarında para cezası verilecektir. Uygulamada Ek-1 ve Ek-2 denetimi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişleri tarafından yapılmaktadır. Bölge Çalışma Müdürlükleri Müfettiş raporları doğrultusunda cezanın uygulanması için ilgili Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunmaktadırlar. Cezanın uygulanması Cumhuriyet Savcılığı tarafından yerine getirilmektedir.III- TÜRKİYE İŞ KURUMU’NA YAPILACAK BİLDİRİMLER4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu işverenlere Türkiye İş Kurumu’na (İŞKUR) bir takım bildirimlerde bulunma yükümlülüğü getirmiştir.
İşsizlik sigortası 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu (5) ile hukukumuza girmiştir.
Ancak Kanun’un yürürlük tarihi 01.06.2000 olduğu için bu tarihten itibaren uygulanmaya başlamıştır. İşsizlik Sigortası Kanunu’nun 01.06 2000 tarihinden itibaren yürürlüğe girmesiyle birlikte Türk Sosyal Güvenlik Sistemi’nde yeni bir dönem başlamıştır.
İşsizlik Sigortası Kanunu’nun uygulanmaya başlamasıyla mevcut çalışanlar hemen, daha sonra çalışmaya başlayanlar çalışmaya başladıkları tarihten itibaren sigortalı sayılmışlardır. A- İŞÇİ GİRİŞİ VE İŞTEN AYRILMA BİLDİRGESİ506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 8 ve 9. maddelerine göre Sosyal Sigortalar Kurumuna bildirilmiş olan işyeri ve sigortalılar Türkiye İş Kurumu’na da bildirilmiş sayılır. Bu nedenle işçi çalıştırmaya başlayan işverenlerin işsizlik sigortası ile ilgili olarak İŞKUR’a herhangi bir bildirimde bulunma yükümlülüğü bulunmamaktadır. Ancak, işten ayrılan işçiler için İşsizlik Sigortası Kanunu, işverenlere, üç nüsha “İşten Ayrılma Beldirgesi” (İAB) düzenleyerek birer nüsha İŞKUR’a ve sigortalıya verme, bir nüshasını da işyerinde saklama yükümlülüğü getirmiştir.
Konu ile ilgili olarak İşsizlik Sigortası Kanunu’nun 48. maddesinin 4. fıkrasına göre; “İşveren, hizmet akdi 51. maddede belirtilen hallerden birisine dayalı olarak sona ermiş olan sigortalılar hakkında; örneği Kurumca hazırlanacak üç nüsha işten ayrılma bildirgesi düzenleyip, 15 gün içinde bir nüshasını Kuruma göndermek, bir nüshasını sigortalı işsize vermek ve bir nüshasını da işyerinde saklamakla yükümlüdür.”Görüldüğü gibi işverenin, hizmet akdi sona eren sigortalı işsiz hakkında hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren 15 gün içinde “İşten Ayrılma Bildirgesi” düzenleyerek bir nüsha İŞKUR’a ve bir nüsha sigortalıya vermesi gerekir. Muvazzaf askerlik nedeniyle hizmet akdi sona erenler için işverenler İşten Ayrılma Bildirgesi düzenleyeceklerdir. Bu durumda olan sigortalı işsizlerin terhis tarihinden itibaren 30 (otuz) gün içerisinde Kurum’a başvurmaları halinde işsizlik ödeneği işlemleri başlatılır.İşveren, hizmet akdi 4447 sayılı Kanun’un 51. maddesinde belirtilen haller dışında (örneğin; istifa, emeklilik, evlilik, işçinin hatası ve kusuru nedeniyle hizmet akdinin sona ermesi durumları) sona eren sigortalı işsizler için İşten Ayrılma Bildirgesi düzenlemek zorunda değildir.Hizmet akdi feshedilmeksizin ve sigorta prim ödeme sürelerinde kesinti olmaksızın, sigortalının aynı işverenin başka bir işyerine nakledilmesi durumlarında işverenin işten ayrılma bildirgesi düzenleme zorunluluğu bulunmamaktadır.
Hizmet akdi sona erdiğinde sigortalının aynı işverene bağlı olarak çalıştığı sürelere ilişkin tüm bilgiler, düzenlenecek işten ayrılma bildirgesinde yer alacaktır.B- İDARİ PARA CEZASI UYGULAMASIİşsizlik Sigortası Kanunu 01.06.2000 tarihinde yürürlüğe girmesine rağmen, en erken işsizlik ödeneği Şubat 2002 tarihinde ödenmeye başlamış olup, işten ayrılma belgesi verme yükümlülüğü de 31.01.2002 tarihinden itibaren uygulanmaktadır. İşsizlik Sigortası Kanunu’nda öngörülen işten ayrılma bildirgesini İŞKUR’a vermeyen işverenler idari para cezası ile cezalandırılmaktadır.“İşten ayrılma bildirgesini süresi içerisinde Kuruma vermeyen işverenlere her bir fiil için ayrı ayrı 4857 sayılı İş Kanunu’nun 39. maddesine göre sanayi kesiminde çalışan on altı yaşından büyük işçiler için fiilin oluştuğu tarihte uygulanan aylık brüt asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası verilir."İşverenin “İşten Ayrılma Bildirgesi” düzenleme zorunluluğu bulunmadığı durumlarda işverene idari para cezası uygulanmaz.İşverenlerin işsizlik sigortasından doğan yükümlülük ve sorumlulukları nedeniyle sigortalıların ücretlerinden herhangi bir indirim yapamayacakları Kanun’da öngörülmüştür.
Eğer işveren Kanun’un bu hükmüne aykırı olarak, işçinin ücretinde işsizlik sigortası yükümlülükleri nedeniyle kesinti yaparsa, her bir sigortalı için 4857 sayılı Kanun’un 39. maddesine göre belirlenen asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır. Türkiye İş Kurumu idari para cezası uygularken gerekçesini belirtmek zorundadır.4447 sayılı Kanun’un 54. maddesinde 25.06.2003 tarih ve 4904 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten sonra, idari para cezalarına karşı “İdari Yargıya” başvurulması gerekmektedir. Bu değişikliğe göre; “idari para cezaları tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde Kuruma ödenir veya aynı süre içinde Kurumun ilgili ünitesine itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler idari yargı yoluna başvurabilirler. Yargı yoluna başvurulması cezanın takip ve tahsilini durdurmaz.”İşsizlik sigortası uygulamasına ilişkin işlemlere karşı sigortalıların ve işverenlerin yapacakları itirazlardan Sosyal Sigortalar Kurumu’na verilen görevlerle ilgili olanlar adı geçen Kuruluşa (SSK’ya), diğerleri ise İŞKUR’a yapılır. İtirazların, işlemin tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde yapılması ve 30 gün içinde sonuçlandırılması zorunludur. Yapılan itirazlar daha önce yapılmış bulunan işlemlerin uygulanmasını geciktirmez. İtiraz yoluna başvurulmuş olması ilgililerin yargı yoluna başvurma haklarını ortadan kaldırmaz.Bilindiği gibi daha bu değişiklikten önce idari para cezalarına karşı sulh ceza mahkemesine dava açılmaktaydı.IV- Sosyal Sigortalar Kurumu’na Yapılacak Bildirimler.506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 2. maddesine göre; “Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar sigortalı sayılırlar.
” Söz konusu bu sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişilere “işveren”, işveren nam ve hesabına işin yönetimi görevini yapan kimselere de “işveren vekili” denir . Görüldüğü gibi Sosyal Sigortalar Kanunu’na göre işverenlik sıfatı sigortalı çalıştırmakla başlamaktadır. İşyerinde sigortalı çalıştırmaya başlayan işverenleri 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu da bir takım yasal yükümlülükler altına sokmaktadır. Konumuz işyeri ve işçi bildirimleri ile sınırlı olduğu için, sigortalı çalıştırmaya başlayan işverenlerin işyeri ve işçi bildirimlerinde izleyecekleri yol ve karşılaşabilecekleri müeyyideleri tartışacağız.A- İŞYERİ BİLDİRGESİNİN VERİLMESİ1- Yeni İşyerinin Tescili506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanun’un 4447 sayılı Kanunla değişik 8. maddesine göre, işçi çalıştırmaya başlayan işveren örneği Kurumca hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte Kurum’a doğrudan vermek veya iadeli-taahhütlü olarak göndermek zorundadır (2).Sosyal Sigortalar Kurumu’na (SSK) işyerinin tescili 4447 sayılı Kanun’dan önce bir aylık süre içinde yapılırken, anılan Kanun ile sigortalı çalıştırmaya başlamadan önce bildirim yapılması zorunluluğu getirilmişti. Kanun koyucu uygulamadan doğan sorunları dikkate alarak 4958 sayılı Kanunla işyeri bildirgesinin en geç sigortalı çalıştırmaya başlandığı tarihte Kurum’a verilmesini kararlaştırmıştır. İşverenin işyeri bildirgesini vermemesi veya geç vermesi 506 sayılı Kanun’da belirtilen hak ve yükümleri ortadan kaldırmaz.Ayrıca şirket kuruluşlarındaki prosedürü azaltmak için şirket kuruluşu aşamasında, sigortalı çalıştırmaya başlayacağı tarihi ve çalıştırılacak sigortalı sayısını beyan eden şirketlerin ticaret sicili memurluklarına yaptıkları bu bildirimlerin, ticaret sicili memurluklarınca on gün içinde ilgili Kurum ünitesine gönderilmesi zorunluluğu getirilmiştir (3). İşverenlerce ticaret sicil memurluklarına yaptıkları bu bildirim, Kurum’a yapılmış sayılır. Bildirimin bu süre içerisinde Kurum’a gönderilmemesi halinde ilgili ticaret sicili memurluğu hakkında 506 sayılı Kanun’un 140. maddesinin (a) fıkrası uyarınca işlem yapılır.2- İşyerinin Devri, Kapanması, Tasfiyesi, İntikali ve NakliSigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devrolunması veya intikal etmesi halinde, yeni işveren bildirge vermekle yükümlüdür (4). İşyerinin başka bir işverene devrolması halinde, yeni işveren, en geç işyerini devraldığı gün işyeri bildirgesini Kurum’a vermek zorundadır.
Devredilen işyerinde çalışan sigortalıların hak ve yükümlülükleri devam eder. İşyerinin miras yolu ile intikali halinde ise, yeni işveren iş yeri bildirgesini ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde doğrudan Kurum’a vermek veya iadeli taahhütlü olarak göndermekle yükümlüdür (5).Aynı işverenin, birden fazla işyeri kurması veya devir alması yahut kendisine İntikal etmesi halinde her işyeri için ayrı bildirge düzenlenir. Aynı işverene ait olup, aynı işkolunda bulunan birden çok kara veya deniz yahut hava ulaştırma araçlarına tek sicil numarası verilir.İşyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki veya aynı ilde diğer bir Sigorta İl/Sigorta Müdürlüğü’nün görev alanına giren adrese nakledilmesi halinde, işverence işyerinin nakledildiği yeri çevresine alan Sigorta Müdürlüğü’ne en geç nakil tarihinde yeniden İşyeri Bildirgesi verilir. Boşaltılan işyeri ise bir ay içinde yazılı olarak ilgili Sigorta İl/Sigorta Müdürlüğü’ne bildirilir.İşyeri bildirgesi, sigortalı çalıştırılmaya başlanılan, devir alınan veya başka bir işverene intikal eden işin belirli bir yerde yapılmaması halinde, işverenin ikametgahının bulunduğu, bir “il”den diğer bir “il”e geçmesi ve devam etmesi halinde ise, işin başladığı yeri çevresine alan Sigorta Müdürlüğü’ne verilir.İşverenin; işyerinin devri durumunda en geç devir tarihinde, kapanması, terki veya tasfiyesi halinde bu durumu en geç bir ay içinde, miras yoluyla intikalinde ise mirasçılar bu durumu, ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde işyerinin tescilli bulunduğu Sigorta Müdürlüğü’ne yazılı olarak bildirmesi gerekir.B- SİGORTALI İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİNİN VERİLMESİ1- Normal Sigortalıların Bildirimi506 sayılı Kanun’un 9. maddesinde 4447 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle; (6) işverenlere, çalıştıracağı kimseleri, işe başlamadan önce örneği Kurumca hazırlanacak işe giriş bildirgeleriyle Kurum’a bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiştir. İnşaat işyerlerinde, işe başlatılacak kimseler için işe başlatıldığı gün, ilk defa işyeri bildirgesi verilen işyerlerinde ise, işe alınan işçiler için ise en geç bir ay içinde işe giriş bildirgelerinin Kurum’a verilmesi halinde süresi içinde verilmiş sayılacağı belirtilmiştir.Dışişleri Bakanlığı’nın sigortalı olarak yurtdışı göreve atanan personeli için işe giriş bildirgeleri ise, Kurum’a en geç üç ay içinde gönderilir .Sigortalılar için Kurum’a verilecek bildirim belgesi, Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 14. maddesinde “sigortalı işe giriş bildirgesi” olarak tanımlanmıştır. Sosyal Sigortalar Kanunu’nda ve Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde işçi çıkışlarında yapılacak herhangi bildirim ve yaptırım öngörülmemiştir. Uygulamada işçi çıkışları aylık sigorta prim bildirgelerinde sayı olarak, dört aylık sigorta bordrolarında ise sigortalının çıkışı tarih olarak gösterilmektedir.Sosyal Güvenlik Kanunlarında önemli değişiklikler yapan 4447 sayılı Kanun, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 9. maddesini değiştirerek işverenlere, bazı istisnalar dışında çalıştıracakları sigortalıları işe başlatmadan önce Kurum’a bildirme yükümlülüğü getirmiştir. Yeni düzenleme ile çalıştırılacak kimselerin işe başlatılmadan önce Kurum’a bildirilmesi esas olmakla birlikte, inşaat işyerlerinde işe başlatılan işçilerle ilk defa işyeri bildirgesi verilen (tescil edilen) işyerlerinde işe alınan işçilere özgü olmak üzere iki ayrı istisna getirilmiştir. Bu istisnalar uygulamada yanlış anlaşılma sonucu karışıklığa sebep olmaktadır.Kanun’un öngördüğü iki istisnaya göre;a- İnşaat işyerlerinde işe başlatılacak sigortalılar için, işe başladığı gün,b- İlk defa işyeri bildirgesi verilen yani yeni tescil edilen işyerlerinde (inşaat işyerleri dahil) işe alınan işçiler için, işe başlama tarihinden itibaren en geç bir ay içinde verilen işe giriş bildirgeleri yasal sürede verilmiş sayılacak ve idari para cezası uygulanmayacaktır.Bu iki istisna dışında 9. maddenin ikinci fıkrasında, Dışişleri Bakanlığı’nın Yurtdışı teşkilatında göreve atanan sigortalı personeller için üç ay içinde Kurum’a verilen işe giriş bildirgeleri de yasal süresi içinde verilmiş sayılmaktadır.Konuyu örnekler ile açıklamaya çalışalım;- Evveliyattan Sosyal Sigortalar Kurumu’nda tescilli olan bir işyerine (inşaat işyerleri hariç) 01.04.2004 tarihinde iki yeni sigortalının işe alınmasına karar verilmiştir. Bu sigortalılara ait işe giriş bildirgelerinin en geç 31.03.2004 tarihine kadar kurumun ilgili ünitesine verilmesi veya iadeli taahhütlü postayla gönderilmesi gerekmektedir. Bu durumdaki işyerlerinin, her yeni alacakları sigortalılar için düzenleyecekleri işe giriş bildirgelerini, sigortalıları çalışmaya başlatmadan en geç bir gün öncesinden Kurum’a vermeleri icap ediyor. - Öteden beri tescilli olan inşaat işyerinin 01.04.2004 tarihinde 5 sigortalı çalıştırmaya başladığını varsayalım. Bu sigortalılara ait işe giriş bildirgeleri en geç 01.04.2004 tarihinde yani işe başladıkları gün içinde Kurum’un ilgili ünitesine veya postaya verilecektir. Bir sonraki güne bırakılması halinde idari para cezası uygulanacaktır. - 01.04.2004 tarihinden itibaren ilk defa işçi çalıştırmaya başlayacak olan işyeri, en geç 01.04.2004 günü işyeri bildirgesini Kurum’a vermek zorundadır. Ancak bu işyeri, çalıştıracak olduğu sigortalılara ait sigortalı işe giriş bildirgelerini tescil tarihinden itibaren bir ay içinde, örneğimizde 01.05.2004 tarihine kadar Kurum’a vermek zorundadır. İnşaat işyerleri de bu uygulamaya dahildir. Yeni tescil edilen işyerleri için uygulamada çıkan bir sorunda, tescil tarihinden sonraki bir ay içinde işe alınan işçilerin girişlerinde yaşanmaktadır. Örneğimizde 01.04.2004 tarihinden geçerli olarak kanun kapsamına alınan işyeri için işyeri bildirgesinin en son 01.04.2004 tarihinde, 01.04.2004 tarihinden itibaren çalışmaya başlayan sigortalıların işe giriş bildirgelerinin ise bir ay içinde Kurum’a verilmesi gerekmektedir. Aynı işyerinin 15.04.2004 tarihinde 2 sigortalıyı daha işe alması durumunda izlenecek yol tartışmalara neden olmuştur. Sosyal Sigortalar Kurumu kapsam tarihinden sonra işe alınan sigortalıların kanunun öngördüğü bir aylık sürenin dışında kaldığını kabul ederek işe başlatmadan önce işe giriş bildirgelerinin verilmesini istemektedir. Aksi halde idari para cezası uygulanmaktadır. Kurum uygulaması bu doğrultuda olduğu için örneğimizdeki 15.04.2004 tarihinde çalışmaya başlatılacak iki sigortalının en geç 14.04.2004 tarihinde bildirimlerinin Kurum’un ilgili ünitesine yapılması gerekmektedir. Yasal sürede taahhütlü, iadeli-taahhütlü ve APS yoluyla postaya verilen, ancak Kurum kayıtlarına yasal süresi dışında intikal eden işe giriş bildirgelerinin postaya veriliş tarihi, Kurum’a verildiği tarih olarak kabul edilmektedir. Adi posta yolu ile gönderilen bildirgelerin kurum kayıtlarına girdiği tarih esas alınarak işlem yapılmaktadır. Adi posta yolu ile gönderilen ve yasal süre geçtikten sonra Kurum kayıtlarına giren bildirgeler için idari para cezası uygulanmaktadır.2- Emekli Çalışanların BildirimiSosyal Sigortalar Kanunu’nun 63. maddesinin (B) fıkrasında; “Yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı bir işte çalışmaya başlayanların yazılı talepte bulunmaları halinde yaşlılık aylığının ödenmesine devam edileceği” hüküm altına alınmıştır.Ancak bu sigortalıların prime esas kazançlarından yüzde 30 oranında Sosyal Güvenlik Destek primi kesilir. Bu primin 1/4’ü sigortalı hissesi (% 7.5) ve 3/4’ü işveren hissesidir (% 22.5) . Kanun’un bu hükmünden anlaşılacağı üzere, emekli olan kişiler çalışmaya başladıklarında aylıklarının kesilmemesi için Kurum’a yazılı müracaatta bulunarak sosyal güvenlik destek primi ödeyeceklerini bildirmeleri gerekiyor. Ancak Kanun’da bu bildirim bir süreye bağlanmamıştır. Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 20. maddesinde; “Kurumdan yaşlılık aylığı almakta iken sosyal güvenlik destek primine tabi olarak işe alınanlar ile, kanunla kurulu diğer sosyal güvenlik kurumlarından malullük veya yaşlılık aylığı almakta olanları çalıştıran işverenlerin Aylık Sosyal Güvenlik Destek Bordrosunu en geç ertesi ayın sonuna kadar kuruma vermeleri gerektiği” hüküm altına alınmıştır. Görüldüğü gibi işveren sadece sosyal güvenlik destek bordrosu düzenleyerek kuruma verme yükümlülüğü getirilmiştir.
Ancak SSK tarafından yayımlanan 04.07.2002 tarih ve 12-118 Ek sayılı Genelge ile “emekli sigortalılar için işe giriş bildirgesi alınması ve bu gibi sigortalılar için alınacak olan işe giriş bildirgelerine ait tescil işlemlerinin cari usullere göre sonuçlandırılacağı belirtilmiş, süresinde Kurum’a verilmeyen işe giriş bildirgeleri için idari para cezası uygulanacağı” belirtilmiştir. Bu Genelge’den sonra Kurum, sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışan sigortalıların, normal sigortalılarda olduğu gibi, çalışmaya başlamadan işe giriş bildirgelerinin Kurum’un ilgili ünitesine verilmesini mecbur tutmaktadır.
Aksi halde idari para cezası uygulanmaktadır. 3- Sigortalılar Tarafından Yapılacak Bildirimler4447 sayılı Kanun’un getirdiği düzenlemelerden birisi de sigortalılara, işe başladıklarını Kurum’a bildirme hakkı tanımasıdır.
Söz konusu Kanunla 506 sayılı Kanun’a eklenen Ek 40. maddeye göre; sigortalılar işe başladıklarını en geç 30 gün içinde Kurum’a bildirmeleri gerekmektedir.Sigortalıların kendilerini kuruma bildirmeleri kanunda şekil şartına bağlanmadığı gibi süresinde bu bildirimi yapmamaları durumunda herhangi bir yaptırım öngörülmemiştir.Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde 26.02.2000 tarihinde yapılan değişiklikle sigortalıların kendilerini örneği yönetmelik ekinde bulunan “sigortalı bildirim belgesi” düzenleyerek 30 gün içinde Kurum’a bildirmeleri gerektiği hüküm altına alınmıştır. Sigortalı tarafından iki nüsha doldurulacak bu belge kurum tarafından sıra numarası verildikten sonra bir sureti sigortalıya verilecektir.Sigortalının bildirimi ile işverenin bildirimi arasında farklılık olduğu takdirde, ÖRNEK01.01.2000 tarihinden itibaren 16 yaşından büyük işçiler için asgari ücretin brüt tutarı 423 milyon liradır. Eğer 10 sigortalının işe giriş bildirgesinin kuruma verilmediği veya yasal süre dışında verildiği tespit edilirse, bu işyerine 10 x 423.000.000 = 4.230.000.000 TL idari para cezası uygulanacaktır. Cezalar fiilin işlendiği tarihte geçerli olan asgari ücrete göre hesaplanmaktadır. Bu işçilerin çalışma izni olmayan yabancı uyruklu olduğunu kabul edersek cezası tutarı iki katına çıkacaktır. Hemen belirtelim ki, yabancı kaçak işçi çalıştırma ile ilgili diğer kanunlardan doğan cezalar ayrıca uygulanacaktır.3- Cezaya İtiraz İdari para cezaları ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk eder ve tebliğ tarihinden itibaren onbeş (15) gün içinde Kurum’a ödenir veya aynı süre içinde Kurum’un ilgili ünitesine itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren altmış (60) gün içinde idare mahkemesine başvurabilirler. Mahkemeye başvurulması cezanın takip ve tahsilini durdurmaz. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kurum’a ödenmeyen idari para cezaları, bu Kanun’un 80. maddesi hükmü gereğince hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir .Fiilin işlendiği günden itibaren beş yıl içinde tebliğ edilemeyen idari para cezaları zamanaşımına uğrar.NOT:İNTERNETTEN ALINAN BU YAZILANLAR BİLGİLENGİRME AMACLI OLUP RESMİ İŞLEMLERDE BELGE OLARAK SUNULAMAZ İLGİLİ KANUN KAYITLARI ESAS ALINIR.